• 550 puanlı istanbul tıp fakültesini kazanan adamdan daha iyi mesleğini yapamaz. en azından olasılığı daha düşüktür, beklenen değildir olamaz, olması sürprizdir, istisnadır. 300 puan alan adamın tıp okumaya hakkı olmamalı veya öss başarısızlığını görmememize sebep olacak üstün bir yeteneği olmalı ve bunu kanıtlamış olmalı. arkadaş, açık söylüyorum istediğiniz kadar kötüleyin ama öss her şey olmasa da belirli bir çalışma seviyesini ve zekayı gösteriyor. o sınava çalışmadan ilk 10 bine giremezsiniz, çok çalışsanız dahi belli bir zekanız yoksa yine giremezsiniz. genelden-beklenenden bahsediyorum, istisnalardan değil.

    tıp okumak için önde çalışma olmak üzere göz ardı edemeyeceğiniz bir zeka gerekiyor. adamımız hem çalışmamış hem de zekasını kanıtlayan-yeteneğini gösteren hiçbir veri yok elimizde. yani, bir istisna yaratmak için uğraşıyorsunuz; ''ya herkesten iyi doktor olur''cular.

    bu çocuk çalışkan olsa 300 almaz, zeki olsa kendine 300'ü yakıştırmaz. kusura bakmayın öss her şey değil romantikliğini yapamayacağım. öss her şey değil, çok şey değil ama kulağından tutulup sokağa atılacak kadar değersiz bir şey de değil.

    öss'den başarısız olup çok iyi yerlere gelen adamlar elbet var, mesela onlardan birinin sözlüğünde yazıyorum bu yazıyı ama her başarısız aslında deha gibi abuk sonuçlar çıkarmanıza sinir oluyorum artık. bu adam iyi tüccar olabilir, iyi ressam, iyi tekniker olabilir ama kusura bakmayın iyi doktor olamaz.

    en azından bahçeşehir'in bunun gibi aldığı 100 öğrenciden iyi doktor çıkarma istatistiği, istanbul üniversitesi'nin iyi doktor çıkarma istatistiğinden çok çok düşük olacaktır. yani buraya bu puanla giren adamı büyük olasılıkla hüsran bekliyor. durum bu. bunları yazdığım için kötüleyin eksi manyağı yapın ama şunları da görün lütfen.
  • (bkz: şekerim şurdan neşteri uzatabilir misin)
  • hipokrat'ın kemiklerini sızlatacak doktor adayıdır. biliyorsunuz hipokrat öss de 400'den düşük alanların tıp okumasına kesinlikle karşıydı. aman ha dostlar kendinizi 400 den düşük almış doktorlara emanet etmeyin.
  • puanı en yüksek tıp fakültelerinden birine dereceyle girmiş bir doktor olarak düşüncem: senin benim gibi doktordur. tıp her yerde tıptır, zordur. tıp fakültesi normalin çok çok üstünde bir çalışma göstermeden bitirilemez zaten. bu bütün tıp fakülteleri için geçerli, en dandiğine kadar. ki acıbadem tıp gibi özel okul olup çok kaliteli eğitim veren örnekler de mevcut. düşük puan alan zengin çocuğu tıp okurken fakir okuyamıyor, haksızlık desen evet haklısın, ama onlar iyi doktor değil diyorsan fena saçmalıyorsun. seni ıqsu 85in üstüne çıkamayan adamlar yönetiyor, asıl onu düşün güzel kardeşim.
  • ösym denen oluşumun hazırladığı boktan sınavdan (öss midir öys midir yeni adı ne hiç bilmiyorum) iyi puan alamadığı için iyi doktor olamayacağı varsayılan öğrenci.

    sınav dediği şey, eğitim sistemi boktan ülkenin boktan bir sınavı. iki soru fazla veya az çözdü diye kimse iyi veya kötü doktor/mühendis vs. olmuyor.

    sözlük bildiğin gerizekalılarla dolmuş.
  • inekleyip puanı ziyan olmasın diye tıp okuyan adamlardan tedavi görmek zorunda kalan insanlarca eleştirilir.
  • oss'de ilk yuze girmis binlerce doktorun yaptigi gibi her soguk alginligina nurofen yazacak doktor adayidir. sanki doktorlarimiz dunyayi kurtariyor da onlar dunyayi kurtarsin diye her sene aramizdaki en iyi insanlari doktor yapip seviniyoruz.
  • oha bir de dalga mı geçiliyor, bir yanlışlık yoksa hayatımda gördüğüm en büyük başarılardan birinin sahibidir. geçen sene taban puanı 490 olan ve en son 4700. sıradakinin girebildiği bir bölüme tahminen 10-15 matematik ve 5er, 6şar fizik, kimya, biyoloji neti yaparak girmeye başarmış.

    acaba fark etmezler deyip bir milletvekili, bakan vs. yakınını mı o puanla yerleştirdiler. veya tercih zamanı bilgi almak amaçlı buraya gelen kişilere, "parayla okuyacaklar gelmesin yoksa anunuza koruz" falan mı denildi. çünkü bu denli bir düşüşü anlamakta zorlanıyorum.

    edit: bu arada bilginin kaynağı nerde diye soranlar, kaynak ösym'nin kendi sitesindeki veriler, inanmıyorsanız ahan da burada tablo-4'de aratıp bakın. ösym'nin bir yaptığı yanlışlıksa bilemem.
  • acik kalp ameliyati yaparken turev integral mi cozecek diye savunulan insan. eger bu ve benzeri yorumlari tip fakultelerinin egitim iceriginden haberdar biri soyluyorsa baskasi adina utanirim. alakasi bile yoksa arastirmasini tavsiye ederim.

    zeka=dogru kutucuga karalamak zihniyetine karsiyim. ki degil zaten. ama bilgiyi bilginin uzerine koyarsin. en karmasik makine olan insan bedeninden ve onu tedavi etmekten bahsediyoruz. bosu bosuna sayisal degil bu bolum, vakti zamaninda turevi integrali o matematigi tikir tikir halleden biri olarak yeri geliyor vucutta bir mekanizmanin calisma prensibini anlayacagim derken devrelerimi yakiyorum. ve evet secme sansim varken ben bu sahisa kendimi veya bir yakinimi emanet edemem.

    turev icin ozel not: bunun mantigini anlamis bir insanin etrafina bakisi bile degisir. turev, genelinde matematik, karsilastigin sorunu cozebilmektir, probleme akilci cozum yollari getirmek ve algoritma gelistirebilmektir. bu problemin bir test kitabinda yer almasi ve sayi icermesi gerekmez. ogrendikce ufkun acilir. muhendisler ve matematikciler anlamistir ne demek istedigimi. yeminle hocaam bunlar gunluk hayatta ne isimize yarayacak diyen veletler gibisiniz.

    ha bana kalsa edebiyattan da anlasin o insan, felsefe hakkinda da fikri olsun. sanati sevsin. cabalasin kendini gelistirsin. mumkun mertebe. bunlari soylemek varken bilgiyi, zekayi, azmi ve calismayi onemsizlestirici soylemlerde bulunmanin mantigini anlayamiyorum.

    humanistligi bir kenara birakin. herkesin ilgi alani, yapabilecekleri yetkinligi birbirinden farkli. ayrica hak etmek diye de bir kavram var.
  • gidilen doktorun üniversiteye giriş puanını sormadığımız için büyük ihtimalle içimizden birine denk gelecek insan modelidir. umarız pratisyenlikte kalır.
hesabın var mı? giriş yap