3658 entry daha
  • insanların kira ödemek için 3 kuruşa çalıştığı, emlak zenginlerinin hükümet desteği ile beraber halkı köle gibi sömürdüğü bir ülke. uzaktan hoş gelebilir ama gerçekler çok farklı. yedi sülale brit olan arkadaşlarım buradan gitme planları yapıyor. haklılar da.
  • bunun vizesi için anamdan emdiğim süt burnumdan geldi. akademisyenim, yeşil pasaportum var ama ingiltere merkezli bir okulun davetiyle gidilecek bir program için (bu arada ben gitmiyorum öğrenci oğlum gidecek, deve yüküyle de pound ödendi) o kadar çok şey istediler ki sanırsın mi6'e personel alıyolar. bildiğin afrikalı mülteci muamelesi gördük ayaküstü. bir daha gideni, başvuranı s...k.sinler. mülteci botuna binsek daha kolay giderdik.

    edit: alta damlamış biri hemen dünyanın en kolay vizesi diye. adamlar tapumu, banka hesaplarımı (hepsi imza sirküleri ile noter belgesiyle falan isteniyor bu arada), iş yerimden ıslak imzalı elli tane evrakımı istediler daha ne isteyecekler anlamadım.
  • dunyanin neredeyse en kolay alinan vizesine de bu kadar elestirmezsin. bunu diyen hayatinda vize ne demek bilmiyordur. ucak hotel bile olmadan veriyorlar. ustelik ne kadar para veriyorsan o kadar sure veriyorlar. ingiltere vizesine zor diyorsaniz oturun oturdugunuz yerde. ingiltere sizin gibilere cok.

    t: edevletten cikarilacak 3 5 belgeyle nerdeyse alinabilen vize.
  • bu ülkede 25. yılına yaklaşan hayat ve yaşam tecrübemle şu kadarını söyleyeyim, bu ülkede kast sistemi vardır. ve bin yıldır vardır. ingiltere'yi ingiltere yapan bu kast sistemidir. ırkçılık değil, sınıfçılık vardır bu ülkede ve bunu değiştiremezsiniz. en baştan bunu kabul etmeniz gerekir. yoksa akıntıya karşı kürek çekersiniz.

    bir zamanlar bu ülkede, merdiven altlarında, evlerde, kaçak, kayıtlı nice tekstil fabrikası vardı. insanlar, vergisiz kazançlarını nerelere yığacaklarını şaşırıyorlardı. bir gecede kapattılar tüm o sözde devletten sakladıklarını zannettikleri merdiven altı kaçak tekstil imalathanelerini. hepsinin yerini, elleriyle koymuş gibi bulup tek gecede kilidi vurdular. insanlar tek gecede iflas ettiler. çünkü devlet, tekstil üretimi için çin'le anlaşmıştı ve üretimi artık orda yaptırmaya karar vermişti. işte ingiltere budur. uyurmuş gibi görünür. ama ticaret can damarıdır. onu korumak için kimsenin gözünün yaşına bakmaz.

    bu ülkenin sahipleri vardır. toprak ağaları, bankaları, şirketleri ve çeşme başlarını tutar. kime, hangi sektöre kaç bardak, kaç damla su yeteceğine kendileri karar verir, ve herkese o kadar dağıtır. sen gidip kendi başına karar veremezsin. kendin karar alıp uygulayamazsın. isyan edemezsin çünkü hem itaat etmeye programlanmışsındır, hem de bir yandan öldürmeyecek kadar seni beslemeye devam ederler. pandemi döneminde, corona olanlar hastanelere gelmeyecek dediler ve insanlar evlerinde kendi başlarına öldüler. kelimenin tam anlamıyla, ölümüne itaat ederler ülkelerine.

    brexit falan öyle hasbelkader falan olmamıştır. çeşme başındakilerin, nasıl işlerine öyle geldiği için bile isteye sessiz kaldıklarına ve meydanı özellikle boş bıraktıklarına, bu şekilde de brexit'i elde ettiklerine şahit oldum. eğer çıkmak istemeselerdi, bu halk öyle kolay manipüle edilebilen bir halk ki, hiç zorlanmadan eu'da kalırlardı. kapınızın önündeki çöp toplanırken bile health and safety planı ile toplanır. her işte, sürekli ve düzenli gelecek planlaması yapılır. bu ülkedeki, anne karnındaki bebeklere kadar yayılmış planlamacılığın dünyada başka hiç bir ülkede olmadığını düşünüyorum. o yüzden, maaşlı çalışan olarak burada ne uzar, ne kısalırsınız. küçük isletmeci olursanız, ordan burdan atlamaktan ip cambazına dönersiniz. ne amerika'ya benzer, ne çin'e, ne avrupa'ya.

    ancak, dünyada işinde en iyi, en sağlam, en bilgili, en planlı çalışanları da yine bu ülke yetiştirir. bunun da sebebi yine, kast sistemidir. üst sınıf, iğneden ipliğe en iyi hizmeti alabilmek için, hizmetkarlarını yetiştirirken hiç bir masraftan ve destekten kaçınmaz. ama eğitim sistemi, ama kariyer gelişimi için hiç başka bir ülke, sistem, ortam aramanıza gerek yok. en iyisinin burada olduğundan emin olabilirsiniz.
  • sonuçta bir krallık, sömürge tarihi de var ve kast sistemi olması gayet normal. vize konusuna gelince dikkat edilmesi gereken bazı adımlara açıklayıcı cevaplar bulursanız ve güven ilişkisi kurabilir kendinizi ifade edebilirseniz vize alabileceğinizi düşünüyorum. hayatımın en soğuk zamanlarını yaşadığım başımdan binbir olay geçmiş ülke. hiç ısınamadım bu yüzden. her sabah okula kilometrelerce yolu parasız yürüdüğüm ucuz sigara almak için benzinliklerin indirim günlerini beklediğim zamanlar gelir aklıma. reading bir tek mutlu ederdi beni hala da öyle.
  • arkadaslar yaklasik 8 aydir ingilterese skilled worker ile calisiyorum, gelmeden onceki yil ingilteredeki yakinimin dugunune gitmek istedik esim ve cocugumla fakat red aldik bir daha basvurduk yine red aldim :'( olaydan 1 yil sonra calismak icin geldigimde havaalaninda 20dk tutulduk sebebini sordular iceri girdilee baktilar geldiler sonra izin verdiler, 6 ay sonra fransa donusumde eurostar ile gelirken fransadaki uk border da yine bu red soruldu yine beklettiler trene zor yetistim, gecen sefer trden gelisimde yine bu soruyu sordular bu sefer adam bi yere gitmedi bi kac soru sordu dusundu felan gec dedi. orda dayanamayip daha ne kadar buna maruz kalacagim dedim, bir de ilerde vatandaslik surecinde bana ayak bagi olur mu merak ediyorum, sildirebilecegimiz bir rota var mi, kendi kendine silinir mi ?
  • ingiltere'nin sorunu kast sistemi olması değil

    kast sisteminin de başarısız olması

    küçücük alanda 70 milyon insan yaşıyor ve hızlı tren yok akıl alır gibi değil

    diğer altyapılar desen öyle

    türkiye bile o coğrafyada olsa tüm büyük şehirler arası hızlı tren altyapısı kurardı

    dünyanın ilk demiryolunu kullanan ülkenin kendi hızlı tren üretim teknolojisi yok
    dünyanın ilk nükleer elektrik üretim santraline sahip ülkenin nükleer enerji santral teknolojisi yok

    demiryolunu fransa+ japonlara
    nükleeri çin+fransızlara yaptırıyorlar
  • vize firması, danışman vs ile çalışırsan işgüzarlıktan dedenin kafa kağıdına kadar isterler. ama kendin başvurduğunda göreceksin ki dünyanın en kolay başvurulan vizesidir.
    ne uçak bileti ister ne kalacak yer ispatı.
    ama işgüzarlar sizden ister de ister.

    not: ekstra belge vermek bazen işe yarar bazen yaramaz. ingiliz vize algoritması çok değişik. o yüzden çulsuz ve kendi kendine başvuran adama vize çıkarken, her türlü malı mülkü olan adama çıkmayabiliyor. başvururken kafadan çıkma ihtimalini yüzde 50 olarak düşünmek lazım. size düşen memur bile sizin şansınızı etkiler. çok da şey etmemek lazım çıkan adamın kaşının üstünde gözü yok, çıkmayan adamın da çok falsosu yok bence.
28 entry daha
hesabın var mı? giriş yap