• tam bir yarrak kafalı yorumdur.uzerinde kafa yormaya bile değecek bir tanım bile yok
  • siz bunu ilk önce sünnilerle konuşun da alevilerin kapısını sonra çalarsınız dediğim hede.

    (bkz: sünniliğin anlamsızlığı ve reform ihtiyacı)

    tek taksitli edit:

    iki mezhep arasında doğrudan bir ilişki olmadığını iddia edenler var aşağıda ilginç bir şekilde. aşağıdaki güzide arkadaş hatırlamalı ki iki mezhep de aynı dinin tohumlarından gelmekte. bilinmelidirki bu iki mezhep sadece hiziplenerek bölünmemiştir. alevilik aynı zamanda islamın tasavvufi ve ezoterik öğretisine ve gönülen icrâsına dayanmaktadır.

    ayrıca bu iki mezhep türkiye cumhuriyeti toplumsalında kendisine büyük ölçüde yer edinen ve bir takım çatışmalarla sorunların yaşandığı iki mezhepdir. pratikte hayatın da içinden konuşuyorsak -ki mezhepler pratiksel farklılıklardan sebep doğmuşlardır aynı zamanda- bir mezhep konuşulduğunda diğer mezhebi konuşmadan ve ortaya koymadan edemezsiniz. bir şeyi vareden, ötekidir.

    her şeyi geçtim, bir şey düzelip reforma girecekse kümede aynı türde başka elemanlar varsa ilk önce ahlaksızlaşan, yozlaşan ve problemli olandan başlamalısınız. toplumda da, ideolojilerde de hatta ve hatta onkolojide de böyledir. kanser tedavisinde önce kritik tümörler alınır.

    esas not: alevi değilim.
  • eksik olgudur. sadece aleviliğin değil tüm dini ve dinimsi şeylerin reforma ihtiyacı var şahsen.
  • başlıktaki yazar kadar din tarihi bilgim olmasa da benim de araştırdığım bir konudur alevilik. çok hakim değilim bu konuda ancak izninizle kendi görüşümü açıklamak istiyorum. aleviliği bir din değil kültürel yönü ağır basan bir inanç sistemi olarak görüyorum. islami inançla eski türklerden gelen geleneklerin bir arada yoğrulması sonucu oluşmuş gibi inanç sistemi gibi geliyor bana. türklerin islamiyeti kabulundan sonra arapların uyguladığı kültür emperyalizmine türklerin bir kısmının uyguladığı refleks sanırım. benim burda haddime düşmez ama eleştirim islamın temel ibadetlerini değiştirip kendi sistemlerini kurmaları.
    edit:imla
  • alevilik ülkeden ülkeye, şehirden şehire, ve hatta köyden köye değişebilir. o topluluğun ihtiyacı neyse alevilik onlar için odur. adının alevi olduğuna bakma ali’den geliyor diye de bir şey yok. kısaca alevilik, orta asya’dan balkanlar’a kadar uzanan bir coğrafyada binlerce yıllık inançların ve ibadetlerin sonucu olarak ortaya çıkmış bir yaşam şekildir. bahsettiğin şekilde islamla yatıp kalkan aleviler olduğu gibi allahsız kitapsız aleviler de vardır. alevilik bu ikisinin toplamıdır.
  • sunniliğin, islamiyeti temsil ettiğini ve coğunluğun herzaman haklı olduğu düşünen bir mal beyanı.
  • "peygamberin kendine değil de damadını takip etmenin" anlamsızlığını vurgulayıp, peygamberin yerini kim alacak diye kumpas çevirmekten cenazesinin kokuşmasını umursamamış insanları takip etmeyi anlamlı bulan sahte alevinin hıçkırıkları.

    sahtekarlık öyle bir boyutta ki, alevilerin yaşam tarzına iftira etmek için muaviye ve yezid dahil bütün 7-8 yüzyıl kült liderlerinin yaşam tarzını örnek verir (ki aleviler için önlar düşkünlük örnekleridir) ama sahte alevimizin kendisi, kur'anı yakıp baştan yazmaya çekinmemiş olan muaviye ve yezid'in kurup yaydığı emevi dinine sünnilik adını verip bugün onun uğruna boğaz köprüsünde kendi askerini doğrar.
  • bir sünni kökenli müslüman olarak yazıyı okudum.
    bende alevi kökenliyim kısmı bana inandırıcı gelmedi.
    yazılanlar sorularla islamiyet tarzı sünni sitelerde yapılan alevilik tanımından zerre farklı değil.
    ikinci olarak herkes kendi kapısının önünü süpürsün.
    sünniler kendilerini tek ve gerçek müslüman ve sünniliği doğru yol olarak kabul eder.
    fakat bu sitedeki ortalama ateist kadar mezheplerini bilmezler.
    inançları kulaktan dolma bilindik ezberdir.
    ehli rey olan ebu hanife nin yolundan gidiyoruz deyip ebu yusuf saçma fetvalarına inanırlar.
    hatta maturidiyiz derler buz gibi eşarilik olan fikirleri ciddiye alırlar.
    bakın bu yazdıklarım biraz eğitim almış olanlarının hataları,
    yoksa sünni çoğunluk maturidi kimdir ebu hanife kimdir bilmez.
    eserleri nelerdir hiç bilmez.
    uzattık toplayalım.
    alevi inancındaki farkların aleviler tarafından açıklanması gereken yönleri diye bir başlık olsa bende çok soru sorarım.
    fakat aleviliğin anlamsızlıği ve reforma ihtiyacı demek hiç kimsenin haddi değildir ayrıca bu hakaret gerçek alevilerin sünnilere hakaret etmesine sebep olur.
    sünni inancında bir işe sebep olan yapan gibidir.
    yarın hesap verirken sen niye müslümanları birbirine düşürdün
    neden dine ve bana küfür ettirdin diye allah hesap sorar.
    allahım ben trollemiştim diyemezsin.
  • siz yeni gelenleri bize sırayla veriyorlar. net. karşılığında size ne kadar ödüyorlar onu bilemedim.
    favlayanları ve kendisini:
    (bkz: engelle)
    (bkz: başlıklarını engelle)
  • bu kısım bkz. kısmına sığmadı :)
    ülkede sünni müslümanlar arasında deizm yükselirken, aleviliğin anlamsızlığı üzerine başlık açmak.

    ayrıca inanışta reform denen ağızdan çıktığı gibi olmuyor. reforma ihtiyaç varsa aleviliğin sivil toplum kuruluşları, cemevleri ve konfederasyonları var. bu kuruluşlar inanışta bir sorun görmezken, alevilerden böyle bir talep yokken bu reform ihtiyacının altında yatan sebeb nedir?

    ben söyleyeyim, sünnileştirme politikası. islamın bazı inanış pratiklerine uymadığı için herhangi bir kalıba konulamayan alevilik bazılarını rahatsız ediyor. bu insanların kendi bildikleri gibi ibadet etmelerinde nasıl bir sorun görüyorsunuz ki reform istiyorsunuz?

    bir diğeri alevilerin yaşam tarzını yezid ve muaviye'nin yaşam tarzına benzetmek nasıl bir gafilliktir. içki konusunda katılsam bile dinin içki haramdır demesi diğer mezhepdeki dindaşları pek durdurmuyor sanki, kadın erkek ilişkilerinde kadına atfedilen önemin daha fazla olmasını rahatlık olarak yorumlamak da başka bir kafa.

    son olarak alevilik ve alevilere bir şeyler yapılmak isteniyorsa diyanetin bütçesinin % 5 veya 10'u alevi cemevlerine ve sivil toplum kuruluşlarına ayrılabilir. alevi cemevleri yasal olarak ibadethane olarak tanınabilir. böylelikle alevilerin kendi içinde ulaşamadığı kişilere yayılma fırsatı olur. çünkü benim gördüğüm ihtiyaç bir reform değil. belirli nedenlerden bunlar iç ve dış olmak üzere örgütlenemeyen bir kitle. ve aleviler anadolu tarihinden tutun, osmanlıya ve cumhuriyet tarihine kadar sindirilmeye çalışılan bir inanç ve topluluk. ama yine de olmuyor. insanlar katledilse de, zulümlere maruz kalsa da inanç ve kültür dilden dile, zihinden zihine aktarılıyor.
186 entry daha
hesabın var mı? giriş yap