• duvar...
    yalnızlığın romanı!
    şehir hayatından her yönüyle ayrılan orman hayatına, kahramanımızın ayak uydurması aslında pek şaşırtıcı değildir. çünkü bundan yıllar önce bir insanın adada yalnız başına hayatını sürdürebileceğini anlatan bir kitap okumuştum. (robinson cruose 6.sınıf dönem odevim :) insanın sınırları aşıp yaşamak için kıyasıya mücadele verdiği asırlardır anlatılan ve tınısı hoş gelen bir masal...gerçekleşmesi mümkün bir hikaye...gerceklestirilmiş ise bir efsane..yaşamak sevdası diğer sevdalara benzemiyor..tüm kara bulutlara rağmen, ölümlere ,yıkımlara , çaresizliklere rağmen savaş devam ediyor..yaşadım diyebilmek için! sayfaların arasında insan yüzünden ve sesinden daha kıymetliydi bir hayvan sesi...hatta yazar şöyle diyordu:"bir hayvanı sevmek bir insanı sevmekten çok daha kolaydı. "
    şehrin sizi bunaltan , sıkıştıran havasından kurtulup bir avcı köşkünde yaşamınızı sürdürmek istemez misiniz? kulağa çok hoş geliyor. .fakat. ..bir fısıltı:
    ya kimse yoksa:)
    okuyun! iyidir!
  • avusturya'da, 11 nisan 1920'de doğan ve başyapıtı 1963'de yayınladığı duvar olan yazar.

    tadımlık alıntıyı usulca sözlüğe bırakalım...

    --- spoiler ---

    "duvar, evin arkasındaki küçük çayırı bölüyordu ve bir elma ağacının iki dalını kesmişti. ayrıca bunlar kesilmiş gibi görünmüyordu, daha çok erimiş gibiydiler, erimiş ağacın nasıl olduğu hayal edilebilirse elbette."
    --- spoiler ---

    sahi, iki dalı erimiş bir elma ağacı nasıl olur ki? nedense anda donmuş damlalar düştü hayalime. daldan süzülen. öylece. sakince. kapkara. isli. ah bu kitaplar...
hesabın var mı? giriş yap