frank mccourt

• irlanda ve new york arasinda gidip gelen bir ping pong topu.
• babam olur.
  
  bir röportaji icin;
  
  http://www.unomas.com/features/frankmccourt.html
• hayatimda okudugum en guzel kitabin (bkz: angela s ashes) yazari. cocuklugunu, cektikleri sikintilari, fakirligi, ise yaramaz babasini, caresizlikten yanlislara yonelen annesini, cadi anneannesini ve donemin katolik irlandasini insani hayran birakan bir dille anlatir, kesinlikle acindirmaz. kitabi okurken gozlerimden yaslar aktigi halde gulumsemeyi hic birakmadim. ayrica bu kitapla pulitzer odulu almistir.
• angela s ashes'da kolayca ajitasyona başvurup kendi çocukluğunda yaşadığı yoksulluğu, zorlukları ağlak bir üslupla anlatma yolu yerine mizahi bir dili tercih etmiş, çok da başarılı olmuş yazar.
• pulitzer odullu, super yetenekli yazar, kitaplarini okurken onun sesini duyabilirsiniz.
  anilarini anlattigi angela's ashes'in den sonra, 'tis ve teacher man kitaplarini yazmistir.
• yetmiş küsur yıllık ömrünü imbikten geçirmiş, damla damla süzmüş, biz fanilere hediye etmiş yazar.
• angela's ashes'in devamı olarak çıkan umuda doğru'da, üniversitede okumaya başladığında yaşadığı bir hayal kırıklığını çok güzel anlatmıştır.
  öğrencilerin profların odalarında ayak ayak üstüne atıp şarabını yudumlarken felsefeyle alakalı mevzuları tartıştıkları nezih bir ortam olarak hayal edermiş onceleri. üniversiteye başlayınca görüyor ki meğer burası ögrencilerin koyun sürüsü gibi profların ardından giderek anfileri doldurduğu bir yer imiş.
• öğretmen kitabını çok sevmiştim, angela'nın külleri ve diğer kitaplarını da en az onun kadar sevmiştim. hayatın ona vermediklerine hayıflanmak yerine verdikleriyle yetinip ayakta kalmayı başarmış insan. mekanı cennet olsun.
• ölümcül bir deri kanserine yakalanmış ve bir süre kemoterapi tedavisi görmüştü. tedavi sırasında durumunun iyiye gittiği açıklanmıştı. hatta taburcu olup evine bile gitmişti. ama maalesef olmamış, başaramamış daha fazla hayata tutunmayı. umarım hala hayattaki kadar güçlüdür.
• angela s asher kitabıyla pulitzer ödülüne layık görülmüş ancak 2009 senesinde hayata gözlerini yummuş yazar. çok geç başladığı yazarlık kariyeri boyunca yalnız üç kitap yazabilmiş ve tadı damağımızda kalmışken bu dünyadan göçüp gitmiştir.